Yazımız 31 Mart 2023 tarihinde güncellenmiştir.
Emeklilik ile İlgili Sözler
“Emeklilik: İş Yok, Stres Yok, Maaş Yok!” – Bilinmiyor
İnsan hiç savaşmadan emekli olursa, böyle korkar işte. Oğuz Atay
Anne, gönüllülükten emekli olunamadığının yaşayan kanıtıydı. Hakan Günday
“Patronun şakalarına son gülen adam muhtemelen emeklilikten uzak değildir.” – Bilinmiyor
“Emeklilik bir son, bir kapanış olabilir, ama aynı zamanda yeni bir başlangıçtır.” – Catherine Pulsifer
“Emeklilik: Fare yarışından çıkmak güzel, ama daha az peynirle geçinmeyi öğrenmelisin.” – Gene Perret
İnsanlar emekli olup taşraya çekilmek için özgür olmak adına zor bir meslekte otuz yıl çalışıyorlar
Jules Payot
Hesapsız kazananlar keyfederken beride
Memur, emekli gibi kan ağlıyor işçi de
Arada uçurumlar büyüyor gide gide
“Kanser yavaşlattı beni, Hayatı yaşamadan ölmek üzere olduğumu fark ettim. Para kazandım, kariyer yaptım, emekli oldum ama yaşamayı unuttum.
Hakan Mengüç
Kimi yirmisinde kimi yirmi beşinde başlar işine çalışır didinir beyazlatır saçını çoğu gün kuru ekmekle doyurur karnını bekler durur emeklilik gününü…
“Ben sadece şirketten emekli olmakla kalmadım, aynı zamanda stresimden, işe gidip gelmemden, çalar saatimden ve ütümden emekli oluyorum” – Hartman Jule
İki de bir değişmiyor artık görev yerlerim, böyle mutluyum unutsa da beni sevenlerim, korkusuz endişesiz iyi geçiyor günlerim, iyi ki varsın sağ olasın canım emeklilik…
Gazete kitap okur hem de içerim beş çay ı, önüme gelen den artık yemiyorum fırçayı, unuttum on paralık iş için gönül kırmayı, iyi ki varsın sağ olasın canım emeklilik…
“Emeklilik benim için bir güzellik keşfi oldu. Torunlarımın, eşimin, kendi ön kapımın dışındaki ağacın güzelliğini fark etmek için daha önce hiç zamanım olmadı. Ve zamanın güzelliği. ”- Hartman Jule
Emeklilik hakkı olan sağlam bir işin var ve bu, dünyanın yarın dönmeye devam edip etmeyeceğini kimsenin bilmediği bu zamanlarda az şey değil hani! İnsanlar senin yerinde olsa, kim bilir keyiften nasıl dört köşe olurlardı?
Ödön Von Horvath
“Babama Eşekli Kütüphaneci derler. Ürgüp’ün içindeki kitaplığı yönetirken otuzdan fazla köyün halkına eşekle kitap taşıdığı için ona bu adı taktılar. Emekli olduğu halde hala bu adla çağrılır. Bütün köylere tek tek gidip, yetişkinlere, çocuklara kitap verdi. Millet kitap okusun, kadınlar da kitap okusun diye yıllarca çırpındı babam.”
Fakir Baykurt
İnsanlar bir iş bulmak için epey çabalayıp, işi bulup yapmaya koyulduktan ve kendilerini tamamen o işe kaptırdıktan sonra, o işi niye yaptıklarını unutuyorlar, yaşamsal ereklerini unutuyorlar, o işin kölesi oluyorlar, bunun adı mesai oluyor, derken tip hayatta ne olmak istediğini unutuyor, ne iş olsa yaparım ağbi konumuna yatay geçiş yapıyor. Ondan sonrası sadece emeklilik özlemi. Şunun şurasında ne kaldı ki mezara? İnsan hayatının böyle bir sebze gibi yaşanması çok saçma.
Ferhan Şensoy
Modern insanın yaşamında emeklilik bir kırılma noktasıdır ve yaşlıların ilk sınavı, emekliliğe adaptasyondur. Beraberinde stres ve bunalımları da getiren emekliliğe uyum, beş aşamalı bir süreç olarak tanımlanmaktadır. İlk aşama cicim ayları olup, çalışma zorunluluğunun ortadan kalkmasıyla yaşlı yapmak istediği faaliyetleri dolu dolu yapmaya başlar. Bunun akabinde bir sükûnet ve dinlenme aşaması gelir. Bu aşama bazen düş kırıklığı ve hatta depresyona evrilmektedir. Bu kısa krizden sonra yaşlı yeniden hayatına bir çekidüzen ve yön vermek için harekete geçer (yeniden yönelim aşaması). Bu aşamayı, stabil ve tatmin edici bir yaşam ve zaman planlamasi takip eder (rutin dönem).
Kadir Canatan