Yazımız 30 Eylül 2024 tarihinde güncellenmiştir.
İbrahim Şinasi Sözleri…
Bugün 13 Eylül… İstanbul kentinde doğan gazeteci, şair ve tiyatro yazarı İbrahim Şinasi’nin 45 yaşında vefat ettiği gün.
İlk çeviri şiirleri, ilk noktalama işaretleri, ilk özel Türk gazeteciliği ve ilk yerli tiyatro eseri edebiyatımıza onunla girmiştir. Sanat için sanat ilkesini bırakır, halk için sanat ilkesine bağlanır. Toplumu bilgice kalkındırmak için en önemli yolun gazete olduğunu bilmiş ve ilk özel gazeteyi çıkarmıştır.(Tercüman-ı Ahval)
Bu yazımızda Şinasi’nin eserlerinden alınan alıntı sözlerden bir demet hazırladık.
İbrahim Şinasi Sözleri
Gülü seven dikenine katlanır.
Alçak yerin tepesi, kendini dağ sanırmış.
Aşk ve muhabbetsiz evlenen geçinebilirse aşkolsun …
“…Ne dersin, onu delice sevdiğime akıllılık etmiş miyim?”
Aşk ve sevgisiz evlenen geçinebilirse aşk olsun!
Rıza-yı kabahat ayn-ı kabahattir. (Suçu hoş görme suç işlemekle birdir.)
Kişiye her işi ala görünür; Kuzguna yavrusu anka görünür.
Koyamam kargayı bülbül yerine çiçek açmış gülü diken yerine.
Yoksulun zengin açar malinden. Tok olan bilmez açın halinden. Şinasi
Feylesof ismine şayetse olur bir insan kim, yanında ola idbar ile devlet yek-san.
Aşk kim kalbe gıdadır ne yenir ne yutulur bir demir leblebidir çiğneyene aşk olsun.
Feylesof ol kişidir kim nerede olsa hemen uyar elbette zamana, ona uymazsa zaman.
Münacat
“Kulunun za’fına nisbet çoğ ise noksânı
Ya anın kahrına galip mi değil ihsânı”
Kulunun zayıflığına göre çoksa (da) eksiklikleri,
Ya bağışlaması, O’nun kahrına üstün değil mi?
Bir kumrusun sen tab’a muvafık
Yapsam yuvanı sinemde layık
Can ü gönülden ben oldum aşık
Yapsam yuvanı sinemde layık
Benim gibi fakir bir şairin vereceği yüz görümlüğü bu kadar olur .”
“Tab ‘ : Huy , mizaç , karakter , yaratılış
Muvafık : Uygun , münasip , layık ”
Tab’a muvafık * : Mizacıma,isteğime uygun..
Milleti dilsizlikten kurtaran, bize edebiyat sevgisi, bir siyasi düşünce veren, zulümden nefret ettiren, zalimleri yılandan korkunç, akrepten iğrenç, cellattan merhametsiz tanıtan oydu. Bizi düşünmeye, düşündüğümüz gibi söylemeye alıştırmıştı Ona insanlık kimliğimiz bile şükran borcu taşıyordu.