Yazımız 29 Aralık 2021 tarihinde güncellenmiştir.
Bugün Kuduz aşısını bulan Fransız mikrobiyolog ve kimyager olan Louis Pasteur ’un doğum günü.
1822’de Fransa’nın Dole kentinde doğdu. 1847’de fizik ve kimya dalında doktora derecesini aldı. Pasteur, kuduz köpekler üzerine yaptığı çalışmaları daha güvenli hale getirmek için 1885’te eski bir imparatorluk şatosunu gereğine uygun olarak düzenleyerek, Pasteur Enstitüsü adına yapılan ilk adımı attı.
Pasteur, mayalanma olayında ve bulaşıcı hastalıklarda mikroorganizmaların sorumlu olduğunu kanıtladı. Kendiliğinden türeme teorisini çürüttü. Bu sayede mayalanabilir sıvıların uzun süre bozulmadan saklanabilmelerini sağlayan “pastörizasyon” adlı konserve yönteminin gelişmesini sağladı.
Günlük dilimize bile geçen “pastörizasyon” terimi onun buluşlarından yalnızca birini dile getirmektedir. Bugün Fransa’da pek çok bulvar ve alan onun adını taşımaktadır. Kendi kurduğu “Pasteur Enstitüsü” dünyanın önde gelen araştırma merkezlerinden biridir. Fransızların gözünde Pasteur ulusal bir kahramansa, bunun nedeni onun yalnızca büyük bir bilim adamı olması değil, aynı zamanda, yaşamı boyunca ortaya koyduğu özveri ve insanlığa hizmet tutkusuydu.
Louis Pasteur Sözleri
Sonsuz küçüğün rolü sonsuz büyüktür.
Yükselmek hayatın sırrını öğrenmekle olur.
İnsan şu üç şeyle vardır : İstemek, çalışmak ve başarılı, olmak
Fırsatlar, iyi odaklanmış zihinlerin değerlendirilebilmeleri içindir.
Akıllı insanlar kendilerini gereğinden çok övenlerden nefret ederler.
Saklamama gerek yok. Ben yoksul biriyim. Tek varlığım sağlığım, yürekliliğim…
Daima yukarıya bak, bilmediğin şeyleri öğren ve her gün yükselmeye çalış.
Beni amacıma ulaştıran sırrı söyleyeyim size. Gücümün tek kaynağı olan azmim.
Şans veya rastlantı, ancak kafası bundan faydalanmaya hazırlıklı kimse için önemli olabilir.
Tesadüflerin kime rast geldiğini hiç gözlemlediniz mi? Şans yalnızca hazır bir zihni seçer.”
Bir çocukla uğraşırken iki duygu içinde ol: çocuk olduğu için sevgi, yarın büyüyeceği için saygı.
Bilimsel bir eğitim gören bir doktor mükemmel bir teknisyen olabilir. Fakat yalnız hümanist bir eğitim onu bir insan yapabilir.
Yeni bir bilim doğdu, bu bilim öldürücü ve bulaşıcı hastalıklar hakkındaki bilgilerimizde gerçek bir devrime yol açtı.
İlmin vatanı yoksa ilim adamının vatanı olmalıdır ve dünya içinde çalışmalarının haiz olabileceği tesiri vatana atfetmelidir
Doğayı ne kadar çok incelersem, Yaratıcı’nın eserleri karşısında inancım o kadar çok artıyor. Bilim insanı Allah’a götürür.
Milletlerin, yıkmak ve yok etmek için değil, barışı ve yaşamayı yüceltmek için bir gün birleşeceğine inanıyorum.
Bilim ve barışın, cehalet ve savaşa üstün geleceğine inanıyorum. Ülkeler bir gün yok etmek için değil, üretmek için birleşecek. Gelecek, insan acısını dindirenlerin olacak…
Sütü kaynama noktasına çok yakın sıcaklığa kadar ısıtıp, bu sıcaklıkta belirli miktar bekletirseniz, içersinde bulunan zararlı bakterilerin büyük bir bölümünü elimine edersiniz.
Bilim hayal ile başlar. Ama bilim insanı hayaline kapılmaz, onu akılla ve tecrübeyle bekler ve hayalindeki gerçek kısmını ortaya çıkarır
İstemek, istemesini bilmek büyük bir şeydir. Çünkü yapmak daima istemekten sonra gelir. Çalışmanın sonucu da çoğunlukla başarıdır. İnsan şu 3 şeyle vardır: İstemek, çalışmak ve başarılı olmak
Hiç kuşkum yok ki, bilim ve barış; cehalet ve savaşı yok edecektir. Ulusların yıkmak, yok etmek
için değil, yaşamı yüceltmek için birleşeceğine, geleceğimizi bu yolda, uğraş verenlere borçlu olacağımıza inanıyorum.”
2.Abdülhamid ve Pasteur
Fransa da Louis Pasteur adında biri tıp dalında çok büyük araştırmalar yapıyormuş fakat maddi kaynağa ihtiyacı varmış. Fransa devleti ona yardımcı olmamış. Oradaki hafiyelerim durumu bana bildirdiler. Hemen Bay Pasteur’e bir name yolladım ve İstanbul’a davet ettim. Ona payitahtta çalışması için her türlü desteği vereceğimi söyledim fakat kabul etmedi. Kendisine ilmi çalışmalarında kullanması için şahsi istihkakımdan on bin frank verdim. Ayrıca Mecidiye nişanıyla da ödüllendirdim..
