Yazımız 26 Kasım 2021 tarihinde güncellenmiştir.
Sultanahmet Cami aynı adı taşıyan Sultanahmet semtinde bulunur. Tarihi yarımada denen Sur içi bölgesinde bulunan bu efsunlu semtin tarihi ve turistik simgelerinden olan 6 minareli başyapıt, Mimar Sedefkar Mehmet Ağa tarafından yapılmıştır. Turistler tarafından blue mosgue-mavi cami diye adlandırılır.
Sultanahmet semti ile ilgili daha fazla bilgi ve resimlere sosyal medya üzerinden Sultanahmetliler Grubundan ve Kadırga Gençlik Topluluğundan ulaşabilirsiniz.
Bizde bugün Sultanahmet cami ve semti ile ilgili söyleniş sözlerden ve alıntılardan bir derleme yaptık.
Roma’nın görkemli Hipodromu, Osmanlı’nın At Meydanı, şimdinin Sultanahmet Meydanı..
Ahmet Ümit
Gerçekte Sultanahmet Camii’nin içi tıpkı çocukluğumda düşündüğüm gibi bir cennet bahçesidir.
Ahmet Hamdi Tanpınar
Birazdan Ayasofya ve Sultanahmet’ten yükselen ezan sesleri tüm kulakları doldurur, iki nazenin sevgili gibi her gün birbirine söyledikleri şiiri bir kez daha işlerdi yüreklere…
Sebahattin Ceylaner
Halide Edip, Sultanahmet Meydanı’nda toplanan kalabalığa ” 700 senelik tarihin ağlayan minareleri altında yemin ediniz. ” der
Pelin Çift
“O akşam saatinde ışıklandırılmış olan Sultanahmet ile Ayasofya arasında durmak çok garip bir duygu uyandırıyordu insanda. Sanki zamanda yolculuk yapar gibiydik.”
Zülfü Livaneli
Zira İstanbul’da At Meydanı dediğimiz Sultanahmet Meydanı bizim çok dikkat etmemiz gereken bir noktadır; çünkü burası İstanbul’un 1500 yıllık bir asalet beratıdır.
İlber Ortaylı
Star Wars filminde Darth Wader karakterinin samuraylardan etkilenerek yaratıldığını ve “Naboo” adlı su gezegeninin en göze çarpan yapısının da Sultanahmet Camii’nden ilham alınarak yapıldığını söylerek, izlenme rekorları kıran bu filmdeki Türk ve Japon kültürünün izlerini de yeri gelmişken vurgulamış olalım!..
Sunay Akın
Sultanahmet’i bugün bir turistik merkez olarak görüyoruz. Aslında turistik bir merkez olmaktan çok bütün medeniyetimizin ve tarihimizin kalbi olduğunu unutmamamız gerekiyor.
İlber Ortaylı
SULTANAHMET SEMTİ HAKKINDA BİLGİLER
Oruca gelince, en zayıf çağlarımızda bile, ramazan ayı geldi mi, İslam dünyasında esen uhrevî bir bâd-ı sabâ, onu, inkâr karanlığına gömülmüş ülkelerden bıçak kesimi ayırır. Bir Kâbe çevresi, bir Sultanahmet havası, bir Eyüp sultan semti, nasıl öbür yerlerden bir çırpıda ayrılıyor, insanı ta yüreğinden kavrıyor, insanın özüne tesir ederek onu öbür insanlardan ayırıyorsa, ramazan ayında Müslüman ülkelerde böyle bir yücelikle dolup taşarak, Avrupa’dan, Çin’den, Rus ülkesinden, Amerika görünüşünden bir bakışta seçilir, fark edilir, ayrılır.
Sezai Karakoç
Çok sayıda şerefesi bulunan, gökyüzüne yükselerek sipsivri bir tepeyle son bulan kalem benzeri altı minareyi gören Langdon, Sultanahmet Camii’ni hemen tanıdı. Daha önceleri, Sultanahmet Camii’nin peri masalından çıkmış gibi görünen şerefeli minarelerinin, Disney World’deki Cinderella şatosuna ilham verdiğini okumuştu. Sultanahmet Camii, İngilizcede Mavi Cami anlamına gelen Blue Mosque ismini, iç duvarlarını kaplayan göz alıcı mavi çinilerden almıştı.
Dan Brown
- Yüzyıla kadar kimseye burnundan kıl aldırmayan İstanbul, aklımızı başımıza toplarsak gene de aldırmaz. Potansiyeli bu kadar yüksek, gelişmeye bu kadar müsait..
Onun için İstanbul’un bu olaylarının geçtiği bölgeleri çok iyi korumamız gerekir. Neresidir bu bölgeler? Sultanahmet, Divanyolu dediğimiz yani Sultanahmet ile en azından Aksaray’a kadar uzanan cadde, Beyazıt Meydanı ve Süleymaniye civarı..
İlber Ortaylı
Halide’nin kürsüye çıkmasıyla, Sultanahmet Camii’nde sala okunmaya başladı. Salanın bitmesini beklerken; İslamiyet’in ne kadar kusursuz ve barış dini olduğunu düşündü. Türk milletinin böyle bir manevi güce sahip olması ne harikulade bir şeydi. Böyle bir manevi gücü hangi maddiyat yok edebilirdi?
Yeşim Demir
Sultanahmet Meydanı ve onun etrafındaki eserlere sahip olan bir millet ve memleket, kültürüyle ve tarihî şahsiyetiyle haklı olarak övünebilir. Bunun tahrip edildiği, dikkat edilmediği. etrafındaki çirkinliklere göz yumulduğu ölçüde de böyle bir ünvana ve böyle bir övgüye layık olamadığımız açıktır.
İlber Ortaylı
Sizce (İstanbul’un) en ilginç yeri neresi?
Mesela Sultanahmet gibi bir meydan yeryüzünde yok. Orada bir dikilitaş var. Üzerinde hiyeroglif yazı var. O taş buraya geldiğinde tarih 395 yılıydı. O taş o tarihte 1500 yaşındaydı. Onun yanında Ayasofya var, 536’da yapıldı. Hz. Muhammed doğmamıştı. Onun yanında Sultanahmet camisi var, 1618’de yapıldı. Kimdi onun mimarı? Sedefkar Mehmet ağa. Aynı yerde bunların hepsi. Onun yanında bir tane Sultanahmet çeşmesi var. Yıl 1720. Ne yazıyor onun üstünde?
“Aç besmeleyle, iç suyu, Han Ahmed’e eyle duayı” yazıyor.
Böyle bir meydan yok başka yerde.
Neşe Mesutoğlu
“Osmanlı toplumunda mimarlık basit bir inşaat ustalığı değildi. O zamanlar otorite vardı. Binaların boyu, sokaklara bir şahnişininin (balkon) taşıp taşmayacağı, bunun ihlali halinde anî bir yıkım kararı, mimarbaşının elindeydi. Bundan dolayıdır ki, Sultanahmet Meydanı altındaki sarnıçların korunması için yüksek binalar yapılmaması, 19.asır sonuna kadar uygulanan bir kuraldı.”
İlber Ortaylı
Bizimkiler İstanbul’u fethederler, suyu saraya gidecek çeşmelere eşit ağırlıkta pamuk balyaları atarlar, sonra güneşte kurutup tekrar tartarlar. En hafif gelen pamuğun olduğu çeşmeyi bulurlar, Sultanahmet civarındaki bir çeşme. Cidden de suda çözünen metaller, su buharlaşıp uçunca pamuğun içinde kalıp ağırlık yapar, o yüzden en az artığa sahip olan pamuk en hafif kalır. Saray mutfağından iki görevli, Fatih’in korumalarından iki görevli, bir de bağımsız denetçi gelir, suyu doldurur, testiyi mühürlerler, padişaha su öyle gider. Dünyayı yönetecek padişahın içeceği suyun sağlıksız olma ve zehirleme riskini en aza indiriyorlar. Aynı dönemde Louvre Sarayı’nda tuvalet yok.
Böyle iş kalitesi geleneğine sahip bir ülkeden olup da nasıl işini son derece sıradan yapan insanlar hâline geldik sizce?
Ahmet Şerif İzgören
Sonbaharın insana kendini sevdiren bir tonu vardır. Gökte insanı ezmeyen, kurşuni bir renk olur. Ekimde falan Sultanahmet’e gittiğimde de aynı şeyi hissederim. Yapılardaki, gökyüzündeki, insanlardaki dalgınlık hemen sana da bulaşır. Bunaltmış bir yazın altından gelen tatlı bir hüzündür. Sana geçiciliğini hatırlatır. Bir gün çekip gideceğim ama bütün bu görünenler yine aynı kalacak diye düşünürsün. Kendini ciddiye almaktan vazgeçmeye başlarsın. Yaşama sevinci denen şeyle hüzün aslında ne kadar kardeş olduklarını görürsün. Budapeşte’de de en çok bunu hissettim. Yabancı, beni hiç takmayan bir tarihin içinde herhangi bir hevesli gibi dolaştım durdum. Bu beni mutlu etti.
Tuna Kiremitçi
Camiin özelliği altı minaresi olmasıdır. Bu yüzden Medine’de Ravza-i Mutahhara’daki büyük camiye bir minare daha ilave edilmek zorunda kalınmıştır.Sultanahmet, Osmanlı mimarisinin son şaheseri, son sentez parçasıdır ve bilhassa çinileri ile ünlüdür.
Ayasofya, 537 yılında uzun bir inşaattan sonra açılan bu büyük kilise, üstünden geçen 1000 yılın sonunda, Sen Piyer, Süleymaniye ve aşağı yukarı bir 50 yıl sonra da yanı başındaki Sultanahmet yapılana kadar bütün dünyanın en buyük mabediydi.
Bütün milletlerin, Hıristiyan ve Müslüman milletlerin özendiği, model aldığı bir yapıydı. Menkıbeler halinde bu milletlerin hayatında ve edebiyatında yerini alırdı
İlber Ortaylı
dört büyük ulu çınar gibi
sütunları mabedin
ışık,
hep ışık raksı vardı
insanı, içine çeken cazibesiyle
dört bir yanı zaman ötesiydi
Sultan Ahmed’in..
gece titriyor
insan titriyor du
ilahi davetin
içini titrettiği insanlar vardı
gökyüzü kubbeydi
yıldız yıldız alınları mü’minlerin
görülmeye değerdi
güneş secdeleri..
Nebi’nin kokusu sinmişti
çinilerine Sultan Ahmed’in..
tesbihlerle çınladı ulu mabed
kubbe kubbe yüreğime indi
içimde fırtınalar dinmedi
doyumsuz bir ilahi lezzetti
altı minareli Sultan Ahmed…
mavi çinilerinde
nakış nakış sevgi
nur yağıyordu her ayette
melekler iniyordu
her secdede bir başka huzur
bir başka huşu yaşıyordum
Sultan Ahmed’te…
Elazığlı Mustafa Kaya