Yazımız 1 Temmuz 2024 tarihinde güncellenmiştir.
Teşrik Tekbiri
Teşrik kelimesi terim olarak zilhiccenin muayyen günlerinde farz namazların ardından özel lafızlarla tekbir getirmeyi ifade eder.
Teşrik Tekbiri
Bu tekbirlere “teşrîk tekbirleri” (tekbîrâtü’t-teşrîk), tekbirlerin alındığı günlere “teşrîk günleri” (eyyâmü’t-teşrîk) denilir.
Tekbîrü’t-teşrîk lafzını daha çok Hanefîler ile Zeydîler ve bir kısım Mâlikîler, eyyâmü’t-teşrîki fıkıh mezheplerinin tamamı kullanır.
Kur’ân-ı Kerîm’de teşrîk kelimesi geçmemekle birlikte bu tekbirlere ve teşrîk günlerine delâlet eden âyetler yer almaktadır (el-Bakara 2/198-203; el-Hac 22/27-37).
Söz konusu âyetlerle ilgili çeşitli yorumlar bulunmakla birlikte İbn Abbas’ın, “Allah’ı sayılı günlerde zikredin” âyetindeki (el-Bakara 2/203) “sayılı günler”i eyyâmü’t-teşrîk, “Bilinen günlerde Allah’ın ismini zikretsinler” âyetinde geçen (el-Hac 22/28) “bilinen günler”i de zilhiccenin ilk on günü diye yorumladığı nakledilir.
Hz. Peygamberin (s.a.s.), kurban bayramının arefe günü sabah namazından başlayarak bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar, ikindi namazı da dâhil olmak üzere farzlardan sonra teşrik tekbirleri getirdiğine dair rivayetler vardır (Beyhakî, es-Sünenü’l-kübrâ, III, 315; Dârekutnî, es-Sünen, III, 439, 440).
Buna göre Hanefîlerde tercih edilen görüşe göre arefe günü sabah namazından bayramın dördüncü günü ikindi namazına kadar 23 vakit, her farzın ardından teşrik tekbiri getirmek, kadın erkek her Müslümana vaciptir.
Teşrîk tekbirleri Hanefîler’e göre vâcip, Hanbelîler, Şâfiîler ve Zeydîler sünnet, Zâhirîler ve Mâlikîler’e göre mendup, Ca‘ferîler’e göre müstehaptır.
TEŞRİK TEKBİRİ OKUNUŞU NASILDIR?
Fakihler ilgili âyet ve hadisler ile sahâbe görüş ve uygulamalarını dikkate alarak teşrîk tekbirlerinin lafzını, hükmünü, başlangıç ve bitiş vakitlerini belirlemeye çalışmışlardır.
Hanefî, Hanbelî, Zâhirî ve Zeydî mezheplerine göre teşrîk tekbirleri “Allāhüekber Allāhüekber lâ ilâhe illallāhü vallāhü ekber Allāhüekber ve lillâhi’l-hamd” şeklindedir. Bazı kaynaklarda bu lafızlar Hz. İbrâhim’e nisbet edilmiştir
Osmanlı bestekârı Buhârîzâde Mustafa Itrî Efendi’nin teşrîk tekbiri için yaptığı segâh makamındaki beste İslâm âleminde geniş kabul görmüştür.
Güzel yazı teşekkürler
Bilgi için teşekkürler
Teşrik tekbirlerini unutmayalım…
Çok kıymetli bir yazı Allah razı olsun
İyi bayramlar…
Makaleden müftefit olduk, Allah razı olsun.