Yazımız 14 Kasım 2023 tarihinde güncellenmiştir.
Uğultu ile İlgili Sözler
Müzik, hissin uğultusudur… Oscar Wilde
“Bu sessizlik içinde yükselen uğultu en coşkulu alkıştan bile daha etkileyiciydi.” Franz Kafka
Gece yarısı yazmayı seviyorum. Binanın tamamı uykuya geçiyor , bir tek derinden , garip bir uğultu duyuluyor.
Ian McEwan
Neyin sesidir bu? Göklerdeki bu uğultu, bu gürültü de nedir? Öfkenin, gök gürültüsünün sesidir bu.
Mehmed Uzun
Ey tek heceli uğultu
Saygı sularını geçtin çoktan
Ne işin olur çok kapılı sözlerle.
Şükrü Erbaş
Ah canım! Baharın yaklaştığı nasıl da hissediliyor. Kalbim bir şeyleri bekliyormuş gibi atıyor. Kulaklarımda sonsuz bir uğultu var..
Nikolay Vasilyeviç Gogol
İnsan dış ortamın sessizliğini bozmadan kendi kendine söylenir, kendiyle konuşur, haykırır. Büyük bir uğultu vardır, ağzımız hariç her yanımız konuşur.
Victor Hugo
”Bir yeraltı mağarası, sonsuz bir uğultu. Birbirimize bakıyor, görmüyoruz, birbirimizi işitiyor, duymuyoruz…”
Adem Turan
Üst kattaki gramofonla yan taraftaki radyo arasında bir uğultu değirmenine dönen bugünün kafası için bir satıcı sesinin değeri ancak satılan şeyle ölçülebilir.
Kafatasında musikisi biter kelimelerin, uğultu başlar. Boşluğun, sersemliği, biyolojinin uğultusu. Uğultunun notaya kalbi, boşluktan sevgiliye entari biçmek gibi, büyücü ister.Cemil Meriç
Şehir uğultusu daha başlamamıştı. O uğultu ile beraber yerimden kalkacak; o uğultunun içinde benim de sesim bulunsun diye dolaşacaktım. Ne garip bir uğultuydu o!
Ahmet Hamdi Tanpınar; zamanın iletişim araçlarının geleneksel sokağı bir uğultu değirmenine
çevirdiğini söyler. Şimdiyse bütün bir ülke medya kuvvetlerinin elinde bir uğultu değirmenine
dönmüş durumdadır. Kemal Sayar
Velhasıl en çok yaşadığım duygu hali bu; dünya ağrısı çekiyorum. Benden yaklaşık 50 yıl önce birisi yazmış sanki benim ruh halimi. Anlamını bilmediğim zorluklarım, sorumluluklarım var, kendi küçücük dünyama sığınmam mümkün değil; yaşadığım şehirde müthiş bir uğultu var.Ali Lidar
Öyle ki bu evlerde inceden inceye tekmil bu saatlerden zayıf bir su sesi gibi hasıl olan gizli uğultu, geçen zamanın uğultusu, dikkat olunsa, derinden derine sezilirdi. Bu, güya eski zaman evlerinin çarpan kalplerinin sesiydi. Abdülhak Şinasi Hisar
Sezgilerini nasıl ispatlayabilir insan? Sonradan uydurdun derler. Bu “diyenler” olmasa, belki birşeyler yapabilirdim. Kulaklarımda sürekli uğultu yapan bu sesler, bu “diyenler” beni dermansız bırakıyor. Sözümü bitirmeme fırsat vermiyorlar. Oğuz Atay
Anne ve babaların kafasının hayli karışık olduğu bir zamanda yaşıyoruz. Etrafta çok fazla uğultu var.
Sokak, Tanpınar’ın benzetmesiyle bir‘uğultu değirmeni’dir artık ve Ahmet Haşim’in ‘yorgun başın munis bir ilticagâh’ı olarak nitelediği sinemanın yerini ekran almıştır.
Kemal Sayar
Ve karanlık çepçevre etrafımda pusudaydı; her taraf sessizdi, her şey sessiz. Ama yukarıda ebedi musikî, hava, asla susmayan uzak ve sessiz uğultu, devam ediyordu. Bu sonsuz, hasta hırıltıya uzun zaman kulak verdim; derken zihnim bulanmaya başladı; kuşkusuz, üzerimde yuvarlanan dünyaların senfonisiydi bu; bir şarkıya başlamış yıldızlardı…
Knut Hamsun